Nefes Al Nefes Ver: Hamilesin Güzelsin!

Nefes Al Nefes Ver: Hamilesin Güzelsin!


Kimine Alacakaranlık film kuşağı, kimine Alice Harikalar Diyarı gibi gelen bir dönem hamilelik. Herkesin müthiş bir şekilde parıldaması, yüzüne bir güzellik gelmesi, bu kutlu taşıyıcılığın insana bahşedilen tüm nimetleri ile donatılmış olması beklenilen bir dönem. Ki çoğu zaman bunlar hakikaten de gerçekleşir. Fakat bu her anı mucize dolu sürecin getirdiği ve gözle görülebilen en büyük yeniliği ise: bedenin değişmesi. Gözle görülebilir çünkü, gözle görülemeyen ve kelimelerle de tam olarak ifade edilemeyen öyle bir arka plan vardır ki o anda, “Ne giyeceğim?” soruları orada “Ne giyecek?”e döner; “Yüzüm mü şişti?” soruları yerini “Sağlıklı olsun da…” ya bırakır. Fakat konumuz bu değil, mevzu gebeyken giyidklerinle mutlu olmak.

 

Ülkemiz dışında da küresel anlamda yeterince gelişmemiş bir sektör hamile giyim pazarı. Hal böyle olunca, genişleyen üst beden, aniden büyüyen ayak numaraları ile kadınların ne yapacaklarını bilemedikleri bir süreç başlıyor. İnsanın yıllardır tanıdığını sandığı kendini yeniden keşfetmesi, kendindeki gelişmeleri yakından takip etmesi gerekiyor. Bu noktada sosyal ve tıbbi olarak iki kanaldan gelen normların getirdiği belli standartları da göz ardı etmemek gerekir. 15 kiloya kadar artış normaldir, birisinin tanıdığı herhangi birisi ise sadece 4 kilo almıştır gibi, tamamen göreceli standartlar. Peki hamileyken nasıl hem rahat hem de stil sahibi olunabilir? Bu geçici süreçte dış görünüşe fazla yatırım yapmadan nasıl sosyal hayatta var olmaya devam edilebilir?

 

 

Öncelikle jeanlerin getirdiği konfor ve giy-çık yapısı burada işlevli bir seçenek gibi gözükse de vücutta meydana gelen olağandışı değişiklikler buna çoğu zaman izin vermiyor. Bu noktada nadir de olsa H&M, Topshop ve son olarak -sonunda- Zara gibi bazı hazır giyim markaların koleksiyonlarına eklediği hamile kategorisi bu sorunu çözmeye yardımcı olabilecek gibi. Belleri penye ve dışarıdan bakıldığında sıradan bir kottan farksız gözüken bu pantolonlar birçok hamilenin üniforması haline gelebiliyor o süreçte. Fakat burada markaların tüketiciye sundukları şey gerçekten hamilelere uygun ürünler mi yoksa büyük beden kıyafetlerin bu pazarda ben de varım diyebilmek için modifiye edilmiş hali mi, orası da tam olarak netlik kazanmış değil.

 

 

Burada bahsedilen şey aslında, gebeliğin kişinin yaratmış olduğu bilindik tarzına uyum göstermesi ve bu sınırlı sürenin estetik kaygı yaşamaksızın rahat geçmesi. Akla ilk olarak çalışan annelerin yaşayabileceği sıkıntılar geliyor. Hamilelik ve casual smart bir görünüm birbirinden ayrı iki uzak kavram gibi gözükse de son dönemde herkesçe tercih edilen oversize ceketler, buradaki anahtar tamlama. Mevsimine göre elastikiyet kabiliyeti yüksek bir triko ya da bluzün üzerine giyilebilecek oversize bir ceket toplum içinde “analık” vurgusunu azaltırken, genel görünümü de sürdürmeye fırsat tanıyabilir.

 

 

Mevsim ne olursa olsun, sıkmayan ve muhafaza eden yapısı ile elbiseler, ölçülü giyimden celebrity seçimlerine kadar her hamilenin tercih ettiği bir kıyafet türü. Dikkat çekmeden, kendine dair hiçbir şeyi değiştirmeden ve bilenlerin çok iyi bildiği dünya savaşlarından bile çetin geçen düğme ilikleme mücadelesine girişmeden evden çıkabilmek, işte aranılan şey sadece bu. Başka söze gerek yok.

 

 

Bu dönemde stiliniz hamileliğe uyumlanmaya müsaitse onu devam ettirmek ya da daha salaş kıyafetler tercih etmek de bir seçenek. Erkek kıyafetlerine kayan gözler, dökümlü hırkalar ya da tişörtler burada devreye giriyor. Gün be gün değişen bir sürece sürekli uyum sağlamaya çalışmaktansa, onu her dönemde idare edebilecek seçimler yapmak, genel manada bu konuyu çözmenize yardımcı olabilir. Bu tarzı büyük boy şal ya da atkılarla destekleyerek dilediğiniz kadar görünür olmayı da sağlayabilirsiniz.

 

Ve son olarak her ne olursa olsun hamilelik sürecinde insana hücum eden öneri yağmuru ve beklenti sağanağında bir damla olmak amacında değil buradakilerin hiçbiri. Bir tılsım var. Onun tesirini kaybetmeden, suyun akışında ilerlemek sadece maksat. Bir yerde geçtiği gibi:

 

“Yeter!” dedim bugün, “Yeter! Sil şu adamın sözlerini zihninden, sil toplumun bakış açısını… Sen ne giyersen giy, muhteşem bir kadınsın.” 

 

1 yorum

Yorum Yaz