“Hi everybody, I am Mrs. Maisel!”

İyi bir eş, özverili bir anne, güzel bir kadın... Hayır, daha fazlası;

Başarılı bir komedyen… Karşınızda Mrs. Maisel!

The Marvelous Mrs.Maisel, stand-up kültürü ve komediyi biraz da dönemin modası ile harmanlayarak izleyiciye sunan harika bir dönem dizisi. Dizi daha önce de “Gilmore Girls” gibi yine kadın hikayelerinin anlatıldığı başarılı ve uzun soluklu bir iş ile karşımıza çıkan Amy Sherman-Palladino tarafından yönetiliyor.

Hikaye 1950’lerin New York’unda geçiyor. Miriam Maisel, Yukarı Batı Yakası’nda, kocası ve iki çocuğu ile birlikte lüks dairesinde Amerikan rüyası sayılabilecek bir hayatı yaşayan bir ev kadınıdır. İyi bir eş, güzel çocuklar ile rutine bağladığı hayatında her şey gençlik yıllarında planladığı gibi gider. Bir yandan da ufak bir heyecan olarak, stand-up yapmak isteyen ama pek başarılı olamayan kocasına sahneye çıkması için yardımcı olmaktadır. Fakat, kendine göre her şeyi yapması gerektiği gibi yaptığını düşünürken beklenmedik bir şekilde iki çocuğunun babası Joel tarafından terk edilir. Böylece ideal Amerikan kadını modelinin kusursuz bir örneğiyken hayatı bir gecede tepetaklak olur. Ve gecenin sonunda “Midge” kendini The Gastlight’da spotların altında stand-up yaparken bulur.

Dilerseniz bu çok beğendiğim dizi hakkında spoiler vermeye başlamadan dizinin bizi asıl ilgilendiren yönüne, eşsiz kostümlerine bakalım!

Takdir edersiniz ki hayatı boyunca kullanacağı saç kesimine 12 yaşındayken kesin bir şekilde karar veren ve son on yıldır tüm vücut ölçülerini koruyabilmiş bir karakterin oturmuş bir gardırobunun olmaması imkansızdır. Dizi bu konuda Miriam için seçtiği kostümlerde oldukça istikrarlı davranmış ve karaktere bir stil yüklemiş. Gündelik hayatta göz alıcı renkler ve yumuşak hatları bolca kullanarak oldukça feminen bir görünüm kurgulanmış.

Dizinin başarılı kostümlerinin tasarımcısı ise Donna Zakowska. Zakowska, Miriam’ın tutkulu karakterine uygun olarak dizi boyunca Rachel Brosnahan’da en çarpıcı renkleri kullandığını söylüyor. Miriam karakteri için göz alıcı canlı renkler karakterin imzası olarak kullanılmış. Özellikle Midge’in sahneye çıkışından önceki giysilerinde pembe ve mor sık sık oldukça neşeli sayılabilecek kombinasyonlarla kullanılmış.

Mrs. Maisel, ilk sahne deneyimlerinde de bu günlük ve kendine has stili denese de, zaman içinde şovu ve üslubu oturdukça daha koyu renklere yönelir. Kadınların ev dışında çalışmasına yeni yeni alışmaya çalışılan bir dünyada, kadın komedyen asla aşina olunan bir olgu değildir. Mrs. Maisel biraz da stand-up dünyasındaki erkek çoğunluğunun karşısında onlar kadar sert bir komedyen olduğunu göstermeye çalışır. Ancak kabarık etekleri ve kadınsı silueti ile stilinin hiçbir zaman değişmeyeceğini de vurgular.

Midge kıyafetlerinin yanında şapkalarına da tutkuyla bağlıdır. Dönemin havasına uygun kıyafetlerinin yanında şapkaları da bu özel görünümleri tamamlayacak şekilde bir araya getirilmiştir.

Miriam Maisel’ın kostümlerindeki etkileyiciliğin bir diğer şifresi de “color blocking”. Miriam, renk çarkındaki karşıt renkleri ustalıkla stiline yansıtıyor.

Doğrusunu söylemek gerekirse diziyi izlerken gözlerim oyuncuların kıyafetleri ve alt yazı arasında gidip gelmekten oldukça yoruldu. Sıradan bir Amazon komedisi izlerken belki altyazıyı birazcık kaçırsanız pek umursamazsınız ancak Mrs.Maisel’ın diyalogları da en az look’ları kadar sürükleyici.

Dizi yayınlandığı iki sezon ile pek çok dalda ödül alarak Amazon’un en başarılı dramedilerinden biri oldu. Hikaye birinci ve ikinci sezonda olduğu gibi üçüncü bir sezonda da başarılı kostümleriyle seyirci karşısına çıkacak gibi duruyor.

BONUS: Dizinin en sıcak ayrıntılardan biri Miriam’ın sahne kıyafetlerini çeşitlendirmek adına annesinin gardırobuna dadanmasıydı. Şüphesiz bu pek çok kız için dünyanın en güzel dayanışmasıdır!