Seni Kim Terk Etti?

Seni Kim Terk Etti? #döküntü


Seni kim terk etti, diye sordu hayat. Kapkara gözlerini gözlerimin içine dikip. Çünkü hayat bazen bir kadının gözleri oluyordu. Bazen de apartman boşluğunda tüttürülen bir sigara. 

 

"Hiç kimse" dedim güç bela. Nefesim daralmıştı bakışlarının koyuluğundan. Ekledim: Benimle miydi ki herhangi biri? 

 

(Annem yalnızlığına dolgu diye doğurmuş beni. Allah'ım, demiş, Allah'ım n'olur bir kız çocuğu gönder bana, dertlerime ortak olsun, yalnızlığımı dindirsin. Çıldıracakmış yoksa Allah'ın yazgısından. Sen de mucibliğine yakışanı yapıp beni ona göndermişsin.)

 

Hayatıma hep birilerini buyur ederek fakat hiç yakın olamadan büyüdüm. Yakınlaşamadan. Dolgusu olduğum yalnızlığı soyunamadan. Büyüdüm. Yıllar sonra dünyaya bir kız çocuğu getireceğim haberini aldığımda çarptı yüzüme: annelerin duaları yavrularına biçtikleri elbiseler gibiydi.

 

Beni ona gönderdin Allah'ım; ben bir kadının yalnızlığına doğdum. Kâdirdin oysa bir İsmail hikayesi yaratmaya o kız çocuğundan. Fakat demek öyle takdir etmedin. Ve ben de hayallerinin terk ettiği bir kadının bıçak gibi keskin yalnızlığına boylu boyunca uzandım. Uzandım ve iman ettim. Teslim oldum Allah'ım, fakat yanlış adrese. Bocaladım. Yıllarca annesinin yalnızlığına iliştirilmiş bir kız çocuğu olarak kaldım. Birinci vazifem hep orada olmaktı... Başkaları için...

 

Büyüdüm böyle. Tüm adımları doğru ve zamanında atma gayretiyle. İçimde bir yerde çığlık atan ne olduğu belirsiz bir sesi bastıra bastıra büyüdüm. Arkadaş edindim. Şakalara güldüm. Dinlenecek şarkıları, okunacak kitapları okudum. Yalnız hiçbir zaman modayı takip edemedim. Hep biraz dışarıda. Ötede. Bir duanın cevabı gibi büyüdüm. Benim olduğunu düşündüğüm dualar ederek ama kelimeleri hep garipseyerek büyüdüm. Gece evde yalnız kalmaktan korkarak - bu yüzden mezarlıklardan dahi geçse yolum hep sokaklarda- büyüdüm. Hayatıma hep birilerini buyur ederek fakat hiç yakın olamadan büyüdüm. Yakınlaşamadan. Dolgusu olduğum yalnızlığı soyunamadan. Büyüdüm. Yıllar sonra dünyaya bir kız çocuğu getireceğim haberini aldığımda çarptı yüzüme: annelerin duaları yavrularına biçtikleri elbiseler gibiydi. Tuttum gönlümü, hiçbir hayale değmesin; değmesin de kızım bana benzemesin istedim. Çok istedim allah'ım. "Benzemesin bana ki çıldırmayayım onun yazgısından. Bir enkazım ben. Onu taşıyacak bir gemi inşa edemem" 

 

Bu duaydı işte içimde büyüyen kızımla birlikte. 

 

Bir kadın meğer dünyaya bir kız çocuğu getirince yeni bir çift göz ediniyormuş kendine. Ve bir kadın asla, bir kadın Allah'ım meğer... Asla büyüyemiyormuş ve kimseyi de büyütemiyormuş içindeki çığlığı dindiremeden. Lanet olsun Allah'ım! Kim terk etti beni?

 

Şimdi hemen şimdi. Bana hangi yoldan gideceğimi göster. Allah'ım. Lütuf mu? Kerem mi? iİhsan mı? Bilmiyorum. Bilemiyorum. 

 

Ve hep yineliyor sorusunu hayat: Seni kim terk etti? Kim terk etti seni? Seni. Kim. Dilim varmıyor adını vermeye. Çünkü sen terkedersen Allah'ım, benden ne kalır geriye?

Bu yazıya ilk yorumu siz yazın.