Kır Düğününü Boşver McDonalds'a Gel

Kır Düğününü Boşver McDonalds'a Gel


 

İlk sokağa çıkma yasağından bu yana kademeli olarak değişenler, hepimizin malumu. Naif tavsiyelerle başlayan süreç, kişisel tedbir uyarıları, maske zorunluluğu, “Virüs mirüs yok” inkarı, evden çalışmada paydos edememe sorunu, marketlere açılan dezenfektan standı; sinema, cafe ve eğlence mekanlarının kapatılması ile dolu dizgin yaşandı. Ve en sonunda da hayalimiz, derdimiz, zaafımız, duamız, hiçbir şeyin sona ermediğine olan inancımız: “bir araya gelmek” oldu.

 

Konu bir araya gelmek ve toparlanmak olunca kapsam hayli geniş. Arzu eden mevzuyu, ilk çağlardan bu yana insanlığa bağlayıp iyi günde kötü günde, hastalıkta ve sağlıkta bir araya gelmeye dek götürebilir. Zira başka insanlarla bir arada olma arzusuna dair ispatlanmış bir ters evrim söz konusu değil -bireysel yılgınlıklar müstesna-. Durum böyle olunca hazır nikah memurlarının klişe cümleleri de ortaya konduysa, soru geliyor: biz bu düğünleri ne yapacağız?

 

Gelinle damadın masalsı girişi, alkışlar, romantik bir müzik, alkışlar, gelinle damadın yakışıp yakışmadığı kritiği, alkışlar, ordövr tabağının zenginliği ve alkışlar... Filmi başa sardığımızda, pandemi öncesi alışkın olduğumuz kısım burası. Ama biz artık o distopik kırılmanın yaşandığı noktayı geçtik, sonrasındayız.

 

Geçtiğimiz yıl, çağırmazsak darılır kategorisindeki akrabaları sınırlı kişi bahanesiyle atlatıp, üç beş tanıdıkla nikah dairesinin yolunu tutan çiftler ve yaza bu iş biter deyip ertelendikçe ertelenen düğünlerden ibaretti. Azimle evlenenleri, istemişse ohh ne de iyi yapanları, sosyal medya üzerinden tebrik ettik, Çiçeksepeti sağolsun unuttuklarımıza son anda çiçek gönderebildik. Kimileri de önümüzdeki yazı bekleyecekmiş, davetiyesini şimdiden alıp, fiili duadır diye buzdolabı üzerine iliştirdik.

 

Biz kendi coğrafyamızda bir şekilde mesafe çubuklu halaylar ya da baskına konu olmuş kutlamalar yaşarken İngiltere de bir reform hazırlığına girişmiş. Özetle söyledikleri şu: Genç çiftlere müjde! Artık Mc’Donalds’da evlenebilir, Nando’s soslarının önünde hatıra fotoğrafı çektirebilirsiniz. Yasa koyucular tam olarak böyle belirtmiş olmasalar da İngiltere ve Galler’deki evlilik yasalarının gereksiz kısıtlamalarını hafifletmeye karar verdikleri bir gerçek.

 

Bugün Birleşik Krallık'ta nikah törenleri yalnızca kurumsal bir bina ya da ibadethanelerde gerçekleştirilebiliyor. Çıkarılması planlanan yeni yasa sayesinde çiftler istedikleri mekanda evlilik yeminlerini edebilecekler. Böyle basit bir şey neden orada yasakmış acaba sorusunu hepimiz hissettik, evet.

 

İngiltere’de gündeme gelen bu değişiklik, bugünkü kriz durumundan yola çıkarak, gelecekte de karşılaşılabilecek olası salgın, savaş, uzaylı istilası gibi durumlarda evlenmek isteyen çiftlere yardımcı olmayı ve evlilik ritüellerini erişilebilir kılmayı hedefliyor. Anlıyoruz ki beterin beteri vardır sözü İngiltere dolaylarına doğru yerleşiyor.

 

Temennimiz odur ki, güzel şeyler yerleşirken, her yanı etkileyen kötülüğün toparlanması. Bizim de eskisi gibi perdelenmeden maskenlenmeden toparlanmamız. Umarız.

 

 

 

 

Bu yazıya ilk yorumu siz yazın.