Trump Twitlerini Kendisi Mi Yazıyor?

Trump Twitlerini Kendisi Mi Yazıyor?


 

Geçtiğimiz günlerde Suriye’nin kuzeyine bir harekat başladı. Gözümüz kulağımız orada, Allah bölgedeki masum canları korusun. Bu harekatla birlikte hayatımıza daha önce hiç olmadığı kadar önemli bir şekilde girdi Amerika Başkanı Trump’ın twitleri. Belki daha önce Rahip Brunson olayında Twitter etkisi hissetmiştik bir parça ama bu defa Twitter’ın da çeviri hizmetleri sağolsun bütün milletimiz Trump Twitter’ı takip ediyor. Peki Trump twitlerini kendisi mi yazıyor?

 

Hemen cevap verelim; hayır.

 

Geçtiğimiz Temmuz ayında Trump federal mahkemeye çıkarak attığı yaklaşık 37.300 Twit ile ilgili hesap verdi. Müştekiler arasında New Yorklu bir komedyenden Teksas’lı bir polis memuruna veya freelance çalışan bir gazeteciye kadar çeşitli insanlar yer aldı. Son yaşadıklarımızdan sonra biz de ülkece bir temsilci göndersek haksız sayılmazmışız.

 

 

Kararsız gönderileriyle ne desteği ne kösteği belli olan Büyük Başkan genellikle Twitter'da dürtüsel bir insan portresi çiziyor. Aslında bu başkan olmadan önce bir televizyon yıldızıyken ya da emlak kralıyken de öyleydi, ne zaman ki gözünü başkanlığa dikti, o günden sonra üslubu da sertleşmeye başladı. Bu sertleşen üslubun ardındaki isim Dan Scavino Jr. 2016’ya kadar Trump’ın kampanyasının en önemli ama bilinmeyen isimlerinden birisi olarak sosyal medya iletişiminden de sorumluydu ve davada yargılanan dört isimden birisiydi. İşte Trump fenomeni olarak adlandırılan, gündelik dille yazılmış siyasi twitlerinin ardındaki isim o. Yani bugün gülücüklü, emojili sosyal medya iletileri paylaşan başkanların da sorumlusu biraz bu Scavino kardeşimiz. Aslında bir bakıma halkın kendisini yanında hissetmesini sağlayacak Trump Twitleri yine bu kardeşimizin elinden çıktı. Çünkü 2016 yılındaki kampanya sırasında medya bütün gücüyle Trump’ın karşısındaydı ve kendisini anlatacak bir kanal bulması zordu. Sosyal medyanın imkanlarını sonuna (hatta hukukun ötesine kadar) kullandılar bu sebeple. Hala süren Facebook davaları var, tabii bu süreçte Donald Trump bir dönem ülke yönetti, ikinci dönemine hazırlanıyor. 

 

 

Sonuç olarak bugün Trump etkisini - yani siyasilerin provakatif ve resmiyetten uzak bir dille sosyal medyada yer almalarının- yaratan isim Scavino. Ve aslında Trump ile Twitter ilişkileri 2013 yılına dayanıyor, bir hashtagle belirtmiş bunu (#MentionSomeoneYoureThankfulFor hashtag’i hala duruyor hatta). Bu nedenle Trump’ın toplumsal etkisini uzun uzun planlayarak bir sosyal medya stratejisi yürüttüğünü söylemek mümkün. Muhtemelen Texas çöllerinden Colorado ormanlarına sesi duyulmayan sokaktaki adamın temsilcisi olarak çıktığı bu yolda “dürtüsel bir deli” olarak görülmekten kendisi de şikayetçi - ya da değilse bile yakınında aklı kafası çalışanlar şikayetçidir muhtemelen-. Göreve geldiği günden beri Beyaz Saray çalışanları tarafından yanlış bilgilendirildiğini, görev yapmasının engellendiğini yazıp duruyor. Bu da - yine- saray büroksasine karşı sokaktaki adam tavrının bir uzantısı. Bugün artık iki Twitter hesabı var, birisi @potus uzantılı resmi hesabı, ki bu hesap bir dönem Obama ile özdeşleşmişti, bir de her zaman kullandığı kişisel hesabı var. Trump’ın halen sosyal medya danışmanlığını yapan Dan Scavino’nun da kendisi kadar parlamaya aday bir asistanı var; Brad Parscale. Söylentilere göre Trump’ın yönetimindeki Beyaz Saray’ın en güçlü iki ismi Scavino ve Parscale. 

 

 

Çünkü Trump Twitter’ın kendisine kattığı etkinin farkında. “Kampanya yürütürken Hillary ile 28 sosyal medya uzmanı çalışıyordu, benimle ise Dan… Bize sürekli hiç de sofistike olmayan bir kampanya yürüttüğümüz söylendi. Ve deneyimsiz. Ama kazandıktan sonra bir anda ne kadar da akıllıca bir kampanya yürüttüğümüzü söylemeye başladılar” diyor verdiği bir röportajda. Yani, Dan Scavino ile kurdukları idiocrasinin gayet bilincinde ve bununla gurur duyuyor. 

 

Trump twitlerini kendisi yazmıyor belki ama gerçekten kendisi olarak yazıyor. Kurdukları persona gerçeğiyle hiç çelişmiyor çünkü, bir hikayesi var; sokaktaki Amerikalı'nın ülkenin başına geçmesi. Sokaktaki adamın lehine gelişen değer kanonu için etkisi asla unutulmayacak bir durum bu. 

 

Bu yazıya ilk yorumu siz yazın.