Evinin sınırlarını aşarak sabit bir yörüngede, genellikle maişetin çekimiyle belirli sınırlar içerisinde dönüp duran insanlar, şimdi evlerinde. İki yıl anaokulu, iki yıl yüksek lisans ile 20 yıl boyunca "eğit(ilir)im" arzusuyla kendi bölgesinden kimi zaman uzaklara kimi zaman aşağı mahalleye doğru yol tutan insanlar için zor zamanlar bunlar. Şimdinin genç yetişkinlerinden aşağı doğru hiçbir neslin sokağa çıkma yasağı görmemiş olması, her an aktivitelere ve “schedule” (sikecıl) edilmiş toplantılara, 10 hafta sonrasını gösteren “syllabus”lara (silıbıs) aşina olması ile ilk #evdekal çağrısı, bir mahpusluk gibi çöktü üzerlerine. Ne yapacağız ya Rab evlerde? Ne yapılır bir işaret ateşle.
İlk Karaoke İçin Tam Pansiyon Tatilinizi Beklemeyin
Bir işi düşünmeden yaparken o esnada genellikle kendimizi bir şeyler mırıldanırken buluruz. Araba kullanıyor ya da keseleniyorsak bu mırıldanma, sınırlarını bir parça aşabilir ama bunlar aramızda söz konusu edilmeyen gerçeklikler orası ayrı.
Hazır evde ve kendi alanımızdayken bu mırıldanma işini profesyonelliğe dökebiliriz. Instagram’ın 1,5 milyonu aşan takipçi sayısı ile genç yeteneği @anahitadamian bu konuda gerekli ilhamı almak için en doğru kişi. Küçük erkek kardeşi ile söylediği şarkılar ile sesini duyuran Anahit, Rusya’yı temsilen Çocuk Eurovision yarışmasında 2016 yılında dereceye girmiş. O zaman biz de do’dan girelim bakalım neler olacak?
Örgü – Kanaviçe
Çocukken oyalanması için eline tığ ya da kasnak tutuşturulmamış herhangi bir kız çocuğu ile karşılaştınız mı? O zamanlar sıkıcı bir koca karı aktivitesi gibi gözüken bu işler, son zamanlarda günlük hayatta dekoratif ve fonksiyonel olarak kullanılabilen ürünler ortaya çıkarınca pek çok kişinin anılarını tazeledi. Siz de ev sürecinde Youtube üzerinden sıfırdan bir el işi öğrenebilirsiniz. Bunun için video hızını bir tık yavaşlatmak ve evde ne var ne yok diye kurcalamak yeterli. Üstelik karantina boyunca orijinal şeyler deyenerek el işi alemine Covid Battaniyesi, Corona işi, Pandemi nakışı gibi yeni açılımlar kazandırmak işten bile değil.
3-2-1 Kayıt
Selfie kavramının ilk ortaya çıktığı zamanlarda telefonları ters çevirip kadraja Allah’a emanet bir şekilde girdiğimiz yıllar eskilerde kaldı. Doğumhanede objektife gülümseyen bebek fotoğrafları dahi artık kimseyi şaşırtmıyor. Buna rağmen bir iş başvurusunda video mülakat talep edildiğinde ya da vlog çeken münasebetli bir arkadaş GoPro’sunu yüzümüze çevirdiğinde kendimizi birden far-tavşan klişesinin ortasında buluveriyoruz. Gün, bu ani gelişen durumlara hazırlanma günüdür dostlar. Belki sol profiliniz sağdan daha tatlı, sağdan bakınca dolgu yaptırmanın tam sırası ya da gıdıyı saklamanın şart olduğu dikkatinizi çekecek. Denemeden bilemeyiz, ileride de Korona’da ne ettik diye çevremize izletiriz, fena mı?
O Kiloları Birlikte Alacağız
Günlük 6.000 adım meselesi sallantıdayken birdenbire eve kapanmak tabi ki herkesi hareketsizlik ile gafil avladı. Her yerde spor yapalım, hareket edelim önerileri uçuşurken biraz gerçeklerden bahsetmenin tam sırası. Kimse vakitsizlikten spor yapmıyor ya da evde kaldı diye bir Amerikan sit-com’unu canlandırmak ister gibi dondurma kovasına kafasını daldırıyor değil. Herkes bildiği gibi yaşamaya devam ediyor. Sadece evdeyiz ve “Ne yesek?” sorusu üzerinde daha sık düşünüyoruz. O halde mutfağa girmenin ve poğaça mayası tutturunca sevinmenin, kabaran kek ile övünmenin, kısırın kıvamını tutturunca fotoğrafını boy boy çekmenin ve ilkel hazları beslemenin en güzel zamanları. Tarif defterleri çıksın ya da edinilsin...
Evin Ücra Köşelerine Klor Dolu Seyahat
Son yılların popüler söz öbeklerinden “Gardırop Detoksu” bugünlerde herkesin dilinde. Geleneksel bahar temizliğinin anlaşılması güç yanı olan; objeleri kaldır altını, üstünü sil ve geri yerine koy düsturuna, “gereksizleri at” ibaresini getiren detoks işi bir hayli vakit harcatıyor insana. Şansa bakın ki zaman oldukça bol bizde bu ara.
“Evde olsanız da makyaj yapın, kıyafetlerinizi deneyip aynada kendinize bakın” önerileri menzili bulunmayan kimselere bir hayli anlamsız gelecektir. Kim sonunda dışarı çıkmayacağı bir durumda hazırlanmak ve kıyafetlerini dağıtmak ister ki? Oysa dolabı bir hamleyle yere döküp bir güzel silmenin, her şeyi yeniden katlamanın, geriye düşmüş kıyafetleri yeniden bulmanın keyfi daha pratik ve anlamlıdır. Bu süreçte vedalaşacağınız parçaların fotoğrafını çekmek ve çeşitli uygulamalar üzerinden satışa sunmak da iyi bir fikir. Her anlamda kazan-kazan.
Öneri listesinin devamı yarın ve yarın ve yarın...